Page 8 - altındergi3son
P. 8
IZ ADA
48 15 16 23 42
Yaz tatili sonunda başladı. diye bağırıyordu. Hemen
Okuldaki öğretmenlerimiz
Canan ve Özge Hoca yine gü- koştum ve kolunun bir par-
zel bir gezi düzenliyorlardı.
New York Gezisi… Sadece çaya sıkıştığını gördüm.
8. sınıflar katılıyorlardı. Çoğu
kişi de katılacaktı. Gezi günü Tek başıma ağır parçayı
geldi ve otobüsle havaalanına
gittik sadece bizim için kaldıramadım ve önümde
ayrılan uçağa bindik ve yola
çıktık. Yolculuk güzel geçi- duran Ahmet Talha ile
yordu. Yanımda Mahmud ve
Haluk oturuyordu. Yolculuk Mustafa’yı çağırdım. Onların
devam ederken birden tür-
bülansa girdik ve düşmeye yardımıyla parçayı kaldırdık.
başladık. Çok korkuyorduk.
Ardından uçak ikiye ayrıldı Ama Eymen’in kolu iyi
ve düştük. Uyandığımda
kendimi ormanın içinde bul- değildi. Gömleğini yırtarak
dum. Az ileride çığlık sesleri
geliyordu kalktım ve oraya kolunu sardık.
doğru ilerledim. Korku-
dan koşuşturan Merve ve Akşamüstü herkes toplandı
Eylül’ü, arkadaşlarını kur-
tarmaya çalışan Salih ve ve sayı aldık. Tam tamına
Ahmet’i ve pek çok ağlayan
arkadaşımı gördüm. O an şok 22 kişi idik. Hocalar ise
içindeydim. Fakat bağıran
bir ses çok tanıdık geldi. Bu uçağın ön kısmında diğerleri
Eymen’in sesiydi. “İmdat!”
ile olduğu için yanımızda
yoktular. Düştüğümüz
ada çok ıssızdı. Bizi elbet
kurtaracaklarına inanıyorduk.
Ertesi gün uçağın içindeki
her şeyi çıkardık. İşe yaray-
acak malzemeleri ayırdık.
Küçük çadırlar kurduk.
Yiyecekleri, temiz suları ve
kıyafetleri çadırlara koyduk.
Nasıl olsa gelirler diye herkes
tasarruf etmeden erzakları
kullanıyordu. Peki ya gelme-
zlerse?
Üçüncü gün başladı. Artık
8
48 15 16 23 42
Yaz tatili sonunda başladı. diye bağırıyordu. Hemen
Okuldaki öğretmenlerimiz
Canan ve Özge Hoca yine gü- koştum ve kolunun bir par-
zel bir gezi düzenliyorlardı.
New York Gezisi… Sadece çaya sıkıştığını gördüm.
8. sınıflar katılıyorlardı. Çoğu
kişi de katılacaktı. Gezi günü Tek başıma ağır parçayı
geldi ve otobüsle havaalanına
gittik sadece bizim için kaldıramadım ve önümde
ayrılan uçağa bindik ve yola
çıktık. Yolculuk güzel geçi- duran Ahmet Talha ile
yordu. Yanımda Mahmud ve
Haluk oturuyordu. Yolculuk Mustafa’yı çağırdım. Onların
devam ederken birden tür-
bülansa girdik ve düşmeye yardımıyla parçayı kaldırdık.
başladık. Çok korkuyorduk.
Ardından uçak ikiye ayrıldı Ama Eymen’in kolu iyi
ve düştük. Uyandığımda
kendimi ormanın içinde bul- değildi. Gömleğini yırtarak
dum. Az ileride çığlık sesleri
geliyordu kalktım ve oraya kolunu sardık.
doğru ilerledim. Korku-
dan koşuşturan Merve ve Akşamüstü herkes toplandı
Eylül’ü, arkadaşlarını kur-
tarmaya çalışan Salih ve ve sayı aldık. Tam tamına
Ahmet’i ve pek çok ağlayan
arkadaşımı gördüm. O an şok 22 kişi idik. Hocalar ise
içindeydim. Fakat bağıran
bir ses çok tanıdık geldi. Bu uçağın ön kısmında diğerleri
Eymen’in sesiydi. “İmdat!”
ile olduğu için yanımızda
yoktular. Düştüğümüz
ada çok ıssızdı. Bizi elbet
kurtaracaklarına inanıyorduk.
Ertesi gün uçağın içindeki
her şeyi çıkardık. İşe yaray-
acak malzemeleri ayırdık.
Küçük çadırlar kurduk.
Yiyecekleri, temiz suları ve
kıyafetleri çadırlara koyduk.
Nasıl olsa gelirler diye herkes
tasarruf etmeden erzakları
kullanıyordu. Peki ya gelme-
zlerse?
Üçüncü gün başladı. Artık
8