Page 4 - altınnesil e-dergi yayın
P. 4

Altın Dergi Edebiyat ve Kültür Dergisi

									                                                        	                               08.03.2016

Sevgili Ağaç,
Benim adım Ahmet, ben 9 yaşında bir ilkokul öğrencisiyim,4.sınıfa gidiyorum ve İnegöl’de oturuyorum. Senin

adın ne? Bana kendini tanıtır mısın?

Sevgili ağaç ben bugün çok mutluyum. Neden biliyor musun? Bugün çok sevdiğim bir varlığa mektup yazıyo-

rum. Onunla duygularımı paylaşacağım. Ben ağaçları çok seviyorum. Nasıl sevmeyeyim ki!

Siz bize tertemiz bir hava, bin bir çeşit meyve, harika bir doğa, piknik yapacağımız alanlar, dinleneceğimiz göl-

gelikler, yazacağımız kağıtlar, oynayacağımız oyuncaklar, okulumdaki sıra, evimdeki masa, kitaplarımı koyduğum

dolap, yattığım karyola ve sayamayacağım bir çok eşya hep sizin eseriniz.

Ama bu hayatta senin görevin zor. Çünkü insanlar senin kıymetini bilmiyor. Sen hep kirli havayı alıp, temiz hava

üretiyorsun. Bu zamanda insanlar, senin zorla temizlediğin havayı önemsemiyorlar, kıymetini bilmiyorlar. Benim

yaşadığım şehirde, fabrikalardan çıkan zehirli gazlar temiz havayı kirletiyor. İnsanlar çeşitli sebeplerle ağaçları kat-

lediyor, bilinçsizce kağıt tüketiyor, ağaç tüketiyor. Ormanlarımız hızla azalıyor.

Ama için rahat olsun. Bu kötü olayların yanında, güzel olaylarda yaşanıyor. Duyduğuma göre müfettişler sana-

yide gezerek havayı kirleten fabrikalara ceza yazıyorlarmış.

Kağıt üretimi için yeni kaynaklar bulunmuş. Bundan sonra kağıt üretmek için daha az ağaç kesilecekmiş.

Bazı kuruluşlar ağaç dikme kampanyaları düzenliyorlarmış. Yani sana yeni arkadaşlar geliyormuş.

Bu arada senin hiç arkadaşların var mı? Benim çok arkadaşım var: Kayra, Ada, Ömer, Kaan, Bülent, Ege,

Doğa,Yağmur, Arda, Yusuf, Halil, Osman, Anıl, Öykü, Can, Barlas, Ali. Bunlar benim sınıf arkadaşlarım. Ayrıca otur-

duğum sitede arkadaşlarım var. Ben arkadaşlarımı çok seviyorum.

Sevgili ağaç, geçenlerde babamla beraber tarlaya gidip fidan diktik. iki fidan da ben diktim. Bahçedeki ağaçlara

bakım yaparken babama yardım ettim. Bundan dolayı çok mutlu oldum. Babam bana bahçedeki ağaçları tanıttı.

Sahi sen ne ağacısın. Sen de bizim gibi kışın üşür, yazın sıcaklar mısın? Yoksa çam ağacı gibi kışın yapraklarını dök-

meyen ağaçlardan mısın? Senide duyguların var mı? Sen de bizim gibi üzülüp, sevinir misin?

Sevgili ağaç, kusura bakma çok soru sordum. Ama ne yapayım? Seni çok merak ediyorum. Dalına kuracağım

salıncakta sallanırken seninle bol bol sohbet edeceğim günleri sabırsızlıkla bekliyorum.

En kısa sürede görüşmek üzere. Hoşçakal .

		                                                                                               Ahmet Karaca

                                                                                                        4/A

4
   1   2   3   4   5   6   7   8   9